Kentsel Dönüşümde Sektörler Buluşuyor Toplantısının 3.sü İstanbulda Yapıldı
02 Ekim 2012
KENTSEL DÖNÜŞÜMDE SEKTÖRLER BULUŞUYOR TOPLANTISI
“Kentsel Dönüşümde Sektörler Buluşuyor” toplantısının 3.sü 29 Eylül Cumartesi günü İstanbul, Pendik’te gerçekleştirerek, Türkiye çapında etkili ve hızlı biçimde hayata geçirilmeye başlanan kentsel dönüşüm sürecini daha verimli ve kapsamlı sürdürmeyi amaçlayan Bakanlığımız, İstanbul'da kentsel dönüşümle ilgili olarak gerek kamu gerekse özel sektörden temsilcilerini özel bir toplantı kapsamında biraraya getirmiş oldu.
Genel Müdürlüğümüz tarafından düzenlenen toplantıya başta Bakanımız Sayın Erdoğan Bayraktar yanı sıra İstanbul Valisi Sayın Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul TOKİ Emlak Dairesi Başkanı Sayın Ali Seydi Karaoğlu ve İMKOM, İMSAD, KONUTDER ve GYODER gibi sektör derneklerinin başkanları, kamu ve özel sektörden birçok önemli temsilci katıldı.
Bakanımız Sayın Erdoğan Bayraktar yaptığı konuşmasında, 1999 depreminin önemine özellikle dikkat çekerek Türkiye'de 6.5 milyon adet riskli konut stoku bulunduğunu söyledi. Deprem felaketlerinden ülke olarak önemli dersler çıkardıklarına vurgu yaparak afet riski altındaki alanların dönüştürülmesinin önemine işaret etti.
Kentsel dönüşüm çalışmanın asıl amacının siyasi, maddi ya da manevi çıkarlar gözetilmeden vatandaşlarımızın can sağlığını korumak olduğunu özelikle vurgulayarak “Rant elde etmek isteyenlere, açıkgözlere fırsat vermeden, yetimin hakkını gözeterek bu dönüşüm çalışmalarını inşallah hep birlikte gerçekleştireceğiz. Allah nasip ederse 5 Ekim'de Sayın Başbakanımızın da katılımlarıyla kamu binaları başta olmak üzere tüm ülke çapında yıkımlara başlayacağız. Ülkemizdeki konut stoku 20 milyon civarındadır. Bunun yaklaşık 5 milyonu 1999 depreminden sonra yapılmış. Bu 5 milyon yapı için, göreceli olarak, depreme dayanıklı konutlar diyebiliriz. Deprem öncesinde inşa edilmiş 15 milyon konutun yaklaşık 6,5 milyonu maalesef risklidir.1999 depremi çok acı bir tecrübeydi. 1,5 dakika içinde 110 binden fazla konut kullanılamaz hale geldi. Ekonomi yüzde 10 küçüldü.18 bin vatandaşımız hayatını kaybetti. İşin manevi acısı hiçbir şekilde ölçülemez. Bakın belki de ilk defa alınan dersin sonucu olarak depremden sonra yapılan 5 milyon konutun 550 bini hükümet kanalıyla inşa edildi. Bütün bu gayret, bir yandan daha doğru alanlarda depreme dayanıklı ve çağdaş konutlar üretmek diğer yandan insanımızın yaşadığı meskenleri sorgulamasını sağlamaktı” dedi.
Van depremine ayrıca dikkat çeken Sayın Erdoğan Bayraktar, “Deprem afeti ülkemizin her köşesini tehdit ediyor. Kısa bir süre önce bu acıyı Van'da yaşadık. 644 vatandaşımızı kaybettik. Evsiz kalanların ve evlerine giremeyenlerin sayısı ortada, onların durumunu hep birlikte yaşadık. Bir daha gördük ki, depremin büyüklüğünden çok, yaşadığımız konutlardan korkmalıyız. Yine yaşadıklarımızdan çıkardığımız ders ve tecrübenin sonucunda Van'da 1 yıl içinde 17 bin konut yaptık ve teslim ediyoruz. Demek ki yapılabiliyor. Sabahtan akşama kadar muhtemel İstanbul depreminin yerini, büyüklüğünü, ne zaman olacağını tartışacağımıza yapılması gerekeni acilen yapmak durumundayız. Bakınız, şunu biliyoruz ki muhtemel İstanbul depremi karşısında 50 bin civarında bina ağır hasar alacak, yine 50 bine kadar can kaybı olabilecek, yaklaşık 2 milyon kişi evsizlik ve işsizlik gerçeği ile karşı karşıya kalacak. Fiziksel hasarın tahmin edilen boyutu ise 100 milyar dolar olması muhtemeldir. Onun için depremi tartışmak yerine, konut işini acilen çözmeliyiz. Biz, bunda kararlıyız” dedi.
Kentsel dönüşüm çalışmanın asıl amacının siyasi, maddi ya da manevi çıkarlar gözetilmeden vatandaşlarımızın can sağlığını korumak olduğunu özelikle vurgulayan Sayın Erdoğan Bayraktar, “Bakanlığımız tarafından can ve mal güvenliğini korumaya, sağlıklı ve güvenli konut alanları oluşturmaya yönelik olarak “Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkında kanun” hazırlandı. Burada hedefimiz, "afete dayanıksız konutları deprem yıkmadan, yenilemektir" Riskli konutları deprem yıkmadan, o konutlarda yaşayan kardeşlerimizin başına bu felaket gelmeden, onları huzur ve güvenle yaşayacakları sağlam konutlara kavuşturmak hedefimizdir. Bu hedefi ne kadar doğru ve zaman kaybetmeden gerçekleştirirsek, muhtemel depremlerdeki acılarımız ve kayıplarımız o oranda azalacaktır. Kanun, vatandaşlarımızı mağdur etmeden, her türlü kredi verilmesi, yardım, konut ve ticaret yeri tahsisi, konut sertifikası gibi çeşitli enstrümanları da ihtiva etmektedir. Son olarak 13 Eylül'de dönüşümün finansmanı ile ilgili yönetmeliğimiz yayınlandı. bu sayede vatandaşımızı mağdur etmeden çeşitli finans seçenekleri ile dönüşüme başlıyoruz. Rant elde etmek isteyenlere, açıkgözlere fırsat vermeden, yetimin hakkını gözeterek bu dönüşüm çalışmalarını inşallah hep birlikte gerçekleştireceğiz. Allah nasip ederse 5 Ekim'de Sayın Başbakanımızın da katılımlarıyla kamu binaları başta olmak üzere tüm ülke çapında yıkımlara başlayacağız” dedi.